Ziya Paşa Şiirleri

ZİYA PAŞA: 1825 / 1880 En çok eser veren Tanzimat devlet adamıdır.Şinasi ve Namık Kemal ile birlikte batılılaşma yanlısıdır.Aslen Erzurum'un İspir ilçesindendir.
  

Eserlerinde hak, adalet, uygarlık, hürriyet gibi temaları işleyen Ziya Paşa, "Terci-i Bend" ve "Terkib-i Bend" isimli iki uzun  şiirinde ise insanın yazgısı, gerçeği kavramanın olanaksızlığı,Tanrı’nın mutlak egemenliği gibi metafizik konular üzerinde durmuştur.


"Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde"


"Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir
Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir."



Ne günlere kaldık ey gazi hünkar, 
Katır defterdar oldu, eşek mühürdar




GAZEL I


(Açıklamalı)  

Diyar-ı küfrü gezdim beldeler kâşâneler gördüm
Dolaştım mülk-i İslâmı bütün virâneler gördüm.

Müslüman olmayan ülkeleri gezdim, şehirler, gösterişli yapılar gördüm,
İslam ülkelerini dolaştım, hep harabeler gördüm.

Bulundum ben dahi dar-üş-şifa-yı Bab-ı Âli'de
Felatun'u beğenmez anda çok divâneler gördüm.

Ben Babıali’nin iyileştiren kapısında da bulundum.
Orada Eflâtun’u beğenmeyen bir çok kendini bilmezler gördüm.

Huzûr-ı gûşe-yi meyhaneyi ben görmedim gitti
Ne meclisler, ne sahbâlar, ne işrethaneler gördüm.

Ben meyhane köşesindeki huzuru görmedim gitti.
Ne toplantılar, ne içkiler, ne içkili yerler gördüm.

Cihan namındaki bir maktel-i âma yolum düştü
Hükümet derler anda bir nice salhaneler gördüm.

Dünya adındaki toplu ölümlerin yapıldığı yere yolum düştü.
Hükümet derler, orada nice kesim yerleri gördüm.

Ziya değmez humarı keyfine meyhane-i dehrin
Bu işretgâh'ta ben çok durmadım ammâ neler gördüm.

Ziya, bu dünya denilen meyhanenin sarhoşluğunun başağrısı verdiği keyfe değmez.

Bu meyhanede ben çok durmadım ama neler gördüm.


GAZEL II
(Açıklamalı)  

Âsâf'ın mikdarını bilmez Süleyman olmayan,
Bilmez insan kadrini âlemde insan olmayan.

Âsâf’ın değerini Süleyman olmayan bilmez, (Âsâf, Süleyman peygamberin veziridir.)
Dünyada insan olmayan insanın değerini bilmez.

Zülfüne dil vermeyen bilmez gönül ahvâlini,
Anlamaz hal-i perişanı perişan olmayan.

(Sevgilinin) Saç lülesine gönül vermeyen gönül hallerini bilmez,
Perişan olmayan perişan olanın halinden anlamaz.

Rızkına kani olan gerdûna minnet eylemez,
Âlemin sultanıdır muhtâc-ı sultân olmayan.

Rızkına kanaat eden dünyaya minnet etmez,
Sultana muhtaç olmayan dünyanın sultanıdır.

Kim ki korkmaz Hakk'tan andan korkar erbâb-ı ukûl,
Her ne isterse yapar Hakk'tan hirasan olmayan.

Kim ki Hak’tan korkmaz, akıl sahibi insanlar ondan korkarlar,
(Çünkü) Hak’tan korkmayan her ne isterse yapar.

İtiraz eylerse bir nâdân Ziyâ hamûş olur,
Çünki bilmez kadr-i güftârın sühan-dân olmayan.

İtiraz ederse bir cahil, Ziya sessiz kalır,

Çünkü güzel söz söylemeyen, sözün değerini bilmez.