Mihail İsakovski Şiirleri

1900 - 1973 Rus şair.Komünist
Ünlü şair Tvardovski’nin sözleriyle, “…tümüyle siyasal ve kimi zaman düpedüz ajitasyon niteliğindeki konulara lirik, gönül okşayıcı anlatım yolları bulan” Mihail İsakovski’nin (1900-1973) şiirlerindeki pek çok dize ve söz, konuşma diline yerleşmiştir. Yoksul bir köylü ailesinin eğitimsiz oğlu İsakovski’nin 1927’de yayımladığı şiir kitabını, Yesenin’i de çok seven Gorki, övgüyle selamlamıştır.

Isakovski.jpg  

düşman yakmıştı evceğizini
yok etmişti kimi var kimi yoksa.
nereye gitsindi şimdi asker
kime anlatsındı kederini.

yürüdü asker, acılar içinde,
köyün bitimindeki mezarlığa.
üstünü ot bürümüş bir tümsek
bekliyordu onu orda.

durdu asker, sanki bir yumruk-
tıkamıştı boğazını.
dedi ki: "geldim, bak, proskovya
karşıla kahraman kocanı.

büyük bir sofra donat hemen
konuklarla dolsun evimiz.
böyle bir günde eğenmeyip
ne zaman eğleneceğiz?..."

yanıt veren olmadı askere
ne de bir karşılayanı...
sıcak yaz rüzgarı sadece
sallıyordu tümseğin üstündeki otları...
----------------------------
KATYUŞA

elma ve armut ağaçları çiçeklendile,
nehrin sisi her tarafta yükseliyordu.
genç katyusha saatlik gezintiye çıktı
dik kıyılara veya taşlı toprağa
nehrin kıyısında bir aşk şarkısı söyledi
uzak ülkedeki kahramanının
onun sevgili aşkının sözlerini elinde uzun süre tuttu
oh,benim şarkım,bir bakirenin doğru aşkının şarkısı
sevgiliye doğru güneşle bir yolculuk
katyusha nın aşkı bildiği birine
selamlarımı getiriyorum ona bir bir
ona bildirin ki ben dürüst ve sağdığım
ona gönderdiğim aşk şarkısını dinletin
ona söyleyin bizim evimizi koruyan minnettarım
dürüst katyusha aşkımız savunulacak
-------------------
VEDA

Buyruk verildi - oğlan Batı’ya
Kız bir başka yöne gidiyordular...
Anayurt savaşı saflarına
Katılıyordu komsomollar.

Buluştular yolculuk önceside.
Ayrılık öncesinde kasabalarından.
-Benim için bir şeyler dile,
Dedi kıza oğlan.

Kız onu şöyle yanıtladı:
-Dilerim ki gönülden, candan
Acısız öl, ölürsen eğer,
Yaran hafif olsun yaralanırsan.

Daha da yürekten dilerim ki
Arkadaşım, yoldaşım benim.
Çabuk gelsin zafer günü.
Evine dönesin

Oğlan elini sıktı kızın
Gencecik yüzüne bakıp dostça.
-Bir dileğim daha var, dedi:
Arada bir mektup yaz bana.

-Fakat nereye yazayım ki?..
Gidiyorsun, kim bilir nereye?
-Farketmez, diye mırıldandı oğlan.

Yaz işte... Bir yerlere...