Ercişli Emrah Şiirleri


Doğum ve ölüm tarihi hakkında elimizde bilgi yoktur.17. yy ilk yarısında yaşadığı tahmin edilmektedir. Hatta 1930'lu yıllara kadar Ercişli Emrah'ın varlığından bile haberdar değildik ve bunun sonucu olarak da Ercişli Emrah'ın şiirleri Erzurumlu Emrah'a mal edilmiştir. Bugün hayatı hakkındaki bilgiler, hayatı etrafında oluşan Ercişli Emrah ile Selvihan Hikâyesi ile bir iki küçük belgeye dayanmaktadır. Hikâye anlatıcısı meddah, âşık ve halk hikâyecilerinin anlattığına göre o, âşık bir babanın çocuğudur ve pir elinden bade içmiştir.



Ölümü ile ilgili bilgiler de yine hayatı etrafında oluşan hikâyeden ve son yıllarda yapılan araştırmalardan elde edilmiştir. "Erciş kurbünde [yakınında] yetişmiş derd-i yâr ile bağrıyanık Karakoyunlu âşıklarındandır." (Sakaoğlu 1987: 19). Bu kısa bilgi onunla ilgili en güvenilir kaynaktır.

Onu, Fuad Köprülü gün ışığına çıkarmıştır. Ercişli Emrah'la ilgili ilk araştırmayı ise, Murat Uraz yapmıştır.

Araştırıcılar, iki Emrah'ın şiirlerinin ayırt edilmesi hususunda, ortaya bazı ölçütler koymuşlardır. Buna göre; Erzurumlu Emrah'ta divan şiirinin etkisi görülür; oysa Ercişli'nin şiirleri bütünüyle halk şiiri tarzındadır.

Erzurumlu Emrah'ın medrese öğrenimi görmüş olmasına karşılık, Ercişli'nin öğrenim durumu hakkında bilgimiz yoktur; ancak babası da âşık olduğu için, onun sınırlı da olsa eğitim aldığını söyleyebiliriz.

Ercişli Emrah'ın badeli olmasına karşılık, Erzurumlu bade içmemiştir.

Ercişli; din, tasuvvuf, ezel, ebed, varlık, yokluk, bu dünya, öbür dünya gibi kavramlarla hiç ilgilenmemiş, bütünüyle bu dünyanın adamı olmuştur. Erzurumlu ise D din ve tasavvuf konularıyla da ilgilenmiştir.

Erzurumlu medreseye devam ettiği için halk şiiri türlerinin yanında divan, ka-lenderî, semaî ve gazel gibi türlerde de yazmıştır. Onu bu yönüyle bir âşıktan da- a ha çok "kalem şairi" sayabiliriz. Ercişli Emrah ise aruzu bilmemektedir, şiirlerinin m tamamını hece vezni ile söylemiştir.

Erzurumlu Emrah, Nakşibendî tarikatinin Halidiye koluna bağlıdır. Bu sebepten yukarıda da belirttiğimiz gibi ezel-ebed ve tasavvuf konuları, şiirlerinde sıklıkla işlenmiştir. Ercişli Emrah'ın ise herhangi bir tarikatle bağı yoktur.

Erzurumlu Emrah'ın özellikle aruzla yazdığı şiirleri yabancı tamlamalarla, Arapça ve Farsça asıllı kelimelerle doludur. Ercişli'nin şiirlerinde ise Azerbaycan Türkçesi ve Van'ın Erciş ilçesinin ağız özellikleri görülür.

Ercişli Emrah araştırıcıları onun bütün şiirlerine ulaşamamışlardır. Erzurumlu Emrah'ın ise elimizde divanı bulunmaktadır. Ercişli Emrah'ın şiirleri Erzurumlu Emrah'ın dışında Karaca Oğlan, Bayburtlu Zihnî ve Develili Seyrânî ile de karışmıştır.

Ercişli Emrah'ın hayatı etrafında oluşan Ercişli Emrah ile Selvihan Hikâyesi sevda konulu hikâyelerdendir. Oysa Erzurumlu Emrah'ın hayatı etrafında böyle bir hikâye oluşmamıştır.

Ercişli Emrah'ın şiirlerinde Van Ercişten Saat / Sahat Çukuru (Iğdır) ve İran'a doğru bir yolculuk söz konusu iken, Erzurumlu'da Karadeniz sahillerinden Çankırı, Konya, Niğde, Sivas ve Tokat'a doğru bir yolculuk işlenmiştir.

Ercişli Emrah'ın mezarının Erciş'te olduğu rivayetlere dayanırken; Erzurumlu'nun mezarı, Tokat'ın Niksar ilçesindedir.

Ercişli Emrah'ın elimizdeki şiirleri 150 kadardır; Erzurumlu'da ise bu sayı çok daha fazladır.

Bütün bu hususlar da Ercişli Emrah'ın şiirlerinin çok azının cönklerde olmak üzere, daha çok sözlü kaynaklarda tespit edildiğini göstermektedir.

Ercişli Emrah'ın elimizde bulunan şiirlerinde aşk, tabiat, sevgili ve gurbet gibi konular işlenmiştir.

**************
YÜZBİN MİHNET İLE BİR BAĞ YETİRDİM

Yüzbin mihnet ile bir bağ yetirdim
Yemedim meyvesin el aldı gitti
Ağlar gözyaşımı Ceyhun eyledim
Çalkandı dünyayı sel aldı gitti

Yüzbin dert çekmişim bin dahi gerek
Çok ömür ister ki bir dahi görek
Yârim elden aldı o zalim felek
Hoyrat dost bağından gül aldı gitti

Nazlı yâre kem haberim geliptir
Dostlar ağlar düşmanlarım gülüptür
Dediler ki Dertli Emrah oluptur
Kimi kazma kimi bel aldı gitti

******************************************

Seherde ugradim ben bir güzele
Seherde ugradim ben bir güzele
Dedim sarhos musun söyledi yoh yoh
Ag elleri bogum bogum kinali
Dedim bayram midir söyledi yoh yoh

Dedim ala nedin dedi gözümdür
Dedim seker nedir dedi sözümdür
Dedim alma nedir dedi (y)üzümdür
Dedim öpeyim mi söyledi yoh yoh

Dedim Inci nedir dedi disimdir
Dedim kalem nedir dedi kasimdir
Dedim onbes nedir dedi yasimdir
Dedim daha var mi söyledi yoh yoh

Dedim ölüm nedir dedi aynimda
Dedim zulum nedir dedi boynumda
Dedim turunç nedIr dedi koynumda
Dedim ver agzima söyledi yoh yoh

Dedim sirma nedir dedi telimdir
Dedim Ince nedir dedi belimdir
Dedim Emrah nedir dedi kulumdur
Dedim satar misan söyledi yoh yoh

******************************************

Agalar gurbetten geldim

Agalar gurbetten geldim
Geldim ki nazanim gitmis
Silam bana hor göründü
Salinip gezenim gitmis

Içmisim ezel sarabi
Yine kavustur yarabbi
Destinde askin kitabi
Okuyup yazanim gitmis

Hasret içtim elde bade
Oldu efganim ziyade
Ördek uçtu kaldi ada
Göllerde yüzenim gitmis

Bir dahi saz almam ele
Mailim ben tatli dile
Top zülfünü ince bele
Tarayip düzenim gitmis

Bir dahi içmeyem bade
Kuzum seni vermem yade
Süt beyaz üstüne sade
Giyinip tozanim gitmis

Istemem bahçeyi bagi
Içirdiler bana agi
Beyaz fese penhe bagi
Baglayip gezenim gitmis

Bu dünya böyle kalirsa
Küffardan öç alinirsa
Va'de gelüben ölürsem
Mezarim kazanim gitmis

Dün gece gördüm düsümde
Civan duruyor karsimda
Tarihim mezar tasimda
Okuyup yazanim gitmis

Emrah eder nedir bela
Baba düstüm gurbet ele
Yine saz alayim ele
Eyveh ki nazanim gitmis


(Emrah der ki hele hele
Baba kalk gidelim yola
Bir daha saz almam ele
Sazimi düzenim gitmis)

******************************************

Bir yigit gurbete çiksa

Bir (y)igit gurbete çiksa
Gör basina neler gelir
Silasi fikrine düser
Yas gözüne dolar gelir

Kalemnen çekilmis kaslar
Gözümden akittim yaslar
Yuvasin terk eden kuslar
Yuvam diyer döner gelir

Emrah diyer servi boyun
Hürü melem midir soyun
Sürüden ayrilan koyun
Kuzum diyer meler gelir

******************************************